6 Ağustos 2007 Pazartesi

Turkiye Afyon Mermeri


Mermer tarihden günümüze kadar gelmiş ve o günden bugüne kadar ilimiz ve türkiyemiz için iyi bir geçim kaynağı olmuştur.

mermecilik sektörü son yıllarda ülkümizde farkına varılan ve geliştirilmeye çalışılan bir sektördür.. Özellikle İscehisar ilçemizdeki mermer fabrikaları, yurt içi ve yurt dışı mermer ticaretiyle ilimiz ve ülkemiz için değerli bir yerdedir.

Türk mermerinin içerde ve dışarıda tanınmasıyla mimaride estetik ve tabii malzeme olarak kıymeti anlaşılmıştır.. Turistik tesislerde çevre tanzimi,şehirlerde peyzaj mimari anıt ve süslemecilikte kullanımıyla estetik katılmaktadır. Mermer yekpare kullanıldığı gibi bakır, alüminyum, metal, ahşap çini, mozaik ve çelikle kullanımı sonucunda değişik şekilde de kullanıldığı yere otantik görünüş sağlamaktadır.

el sanatları ile hediyelik eşyalarda, ocak, lavabo, mutfak tezgahı, masa ve masa üstü sehpa (yuvarlak, oval, elips, dikdörtgen, kare, asimetrik) süs ve büro malzemesi, satranç takımı, abajur, aplik, avize, saksı, vazo, metalli ve metalsi sigara küllüğü, şekerlik, fincan, likör takımı, çerçeveler, kurnalar ve daha çok çeşitli eşyalar üstün kabiliyetli ustalar eliyle şaheserler yapılmaktadır.

Afyon mermerlerinin tane çapları, damarları ve görünüşleri de yer yer değişiktir. Bu özelliklere göre taşlara beyaz,pamuk beyaz, beyaz sarı, pembe sarı, gri, menekşe, kaplan postu, güvercin göğsü ve gök mermer gibi isimler konulmuştur.Bunlar arasında en çok işlenen cinsler Afyon kremi, Afyon sarısı, Afyon sumakisi, Afyon duman kiri, Afyon bulgurlusu ve kaplan postu çeşitleridir.Bacasız sanayi olarak adlandırılan mermer işlemeciliği her geçen gün gelişmekte, mermer sanayii dallarına bilinçli bir şekilde yatırım yapılmakta ve artık beyaz altının değeri daha iyi anlaşılmaktadır.

Turkiye Afyon kilimleri


AFEL


S.S. Afyonkarahisar El Sanatları Üretim ve Pazarlama Kooperatifi Afyonkarahisar Valiliğinin öncülüğünde 11.07.1997 tarihinde kurulmuştur.


AFEL'in kuruluş sebebi; Afyonkarahisar'da üretilen el sanatları mamullerinin yaşatılması önce olmak, bu amaçla tanıtıp yapıp ekonomiye ve aile bütçesine katkıda bulunmak hedef amacı edinmiştir.

Afyon Ekmek Kadayifi


afyonumuzun lezzetli bir başka meshuru iste (tatlı) ekmek kadayımızdır.
tarifini verelim
sizde bu güzel tatlımızdan yapin

Yapılışı:

Malzemeler :
1 adet küçük boy ekmek kadayıfı
7 bardak su

Şurubu :
4 1/2 bardak toz şeker
4 1/2 bardak su
2 1/2 tatlı kaşığı limon suyu

Üstüne :
2 lüle kaymak

Hazırlanışı :
Kadayıftan en aşağı dört beş parmak büyüklüğünde, kenarlı ve yuvarlak bir tepsiye küçük boydan, yalnız bir adet ekmek kadayıfını, kırmızı taraf alta getirilmiş olarak koyduktan sonra üstüne 7 bardak su katın ve kadayıfın yumuşaması ve büyümesi için 15-20 dakika bir tarafa bırakın.

Sonra suyunu çekerek iyice yumuşamış ve büyümüş olan ekmek kadayıfının üstüne bir peçete ile kuvvetlice bastırarak kadayıftaki fazla suyu peçeteye çektirin, bu işlemi tekrarlayarak bütün suyunu alın.

Diğer taraftan da şurubun hazırlanması için, bir tencereye toz şeker, su ile limon suyunu koyun ve karıştırarak da şekerin su içinde erimesini sağladıktan sonra şurup koyuca bir ııvama gelinceye kadar aşağı yukarı 25 dakika kendi halinde kaynamaya bırakın. Şurup koyulaşınca bunu, kadayıfların üstüne dökün, sonra da şurup katılmış kadayıf tepsisini orta ısıdaki ateşte, kadayıf hafifçe ağdalanıp üstünde şuruptan kabarcıklar oluşana dek 30-40 dakika kadar pişirin, sonra da tepsiyi ateşten alıp ılımaya bırakın.

Kadayııf ılındıktan sonra üstüne tepsi büyüklüğünde bir kapak kapatın ve tepsiyi alt üst etmek üzere kadayıfı tabağa alın ve iyice soğumaya bırakın. Soğuduktan sonra da ortasına 2 lüle kaymak koyarak servis yapın.

KİRAZ


Dünyaynın çoğu ülkesinden talep gören ve devamlı ithal edilen meyvemiz kiraz... Sultandağı ilçesinde yetişir.

İlçenin sulanabilir arazileri üzerinde ise meyvecilik önde gelmektedir. Kiraz, vişne, elma üretimi ilçe ekonomisinin temelini oluşturmaktadır. Kiraz üretiminin %80'i ihracata gitmekte olup, elma ve vişne daha ziyade iç piyasaya sürülmekte, kalan kısmı da ilçede bulunan Morello ve Konkav Kovala meyve suyu ve konservecilik fabrikalarında değerlendirilmektedir. Napolyon kirazı, Fransa, Hollanda, İngiltere, Almanya ve Belçika'ya ihraç edilmektedir.


Kirazın bilimsel adı Cerasus avium (L.) olup buna Türkçe’de “Kuş Kirazı” denilmektedir.Kiraz, vişne, idris, elmanın, kaysının, eriğin, armudun, gül ve alıcın da dahil olduğu Rosaceae (Gülgiller) familyasına bağlı, çok yıllık ve ağaç formunda bir bitkidir. Vişne ve İdris’in dışında ki tüm kiraz çeşitleri Cerasus avium ‘un bir ırkıdır. Kirazın anavatanı Kuzey Anadolu ve Güney Kafkasya olarak bilinmekte olup ismini Latince olan Cherasus (Okunuşu Serasus) yani GİRESUN ilimizden almaktadır. Kirazın dünyaya bu Giresun ve çevresinden M.Ö. 64 yılında Romalı komutan Lucullus tarafından götürüldüğü ve oradan da tüm dünyaya dağıldığı bilinmektedir.

Kirazın Faydalı Organları

Kirazın sadece meyvesi değil, kökleri, kerestesi, kabuğu, zamkı, yaprakları, çiçekleri, çekirdeği ve meyve sapları da insanlar tarafından kullanılmaktadır. Kiraz esas olarak meyvelerinin taze ve kurutulmuş olarak tüketilmeleri ile ayrıca, reçel, yemek, konserve ve dondurulmuş gıda olarak soframızda yerini almaktadır. Diğer taraftan dünyanın en kaliteli mobilyası kiraz kerestesinden, en kaliteli piposu kiraz kökünden yapıldığı bilinmektedir. Kiraz gövdesinden çıkan zamkların şapka yapımında, tıbbi ve kırtasiye amaçlı kullanılmaktadır. Kiraz ağacının kabuğu, yaprakları, çiçekleri, meyveleri, meyve sapı ve çekirdekleri ise doğal tıbbi amaçlı insan ve hayvan tedavisinde kullanıldığı ve bu konuda bir çok reçetenin olduğu bilinmektedir.

Kiraz Meyvesinin Faydaları

İdrar söktürücü özelliği ile böbreklerin dostu olan kiraz, vücutta biriken zahirli maddelerin karaciğer ve böbrek yoluyla dışarı atılmasını sağlıyor. Bu sayede yaş olarak tüketilen kiraz meyvesi ürik asit ve ürat tuzlarının vücuttan atılmasını sağladığı için romatizma ve gut hastalıklarıyla eklem kireçlenmesi ve damar sertliğinin tedavisinde de kullanılıyor. Kiraz meyvesinde bulunan kinik asit ile böbreklerin taş ve kum yapmasını önlediği ve varsa zamanla döktüğü, ayrıca safra kesesi taşınını dökülmesine de yardımcı olduğu bilinmektedir. İdrar söktürücü özelliği dolayısı ile vücuttaki fazla suyun atılmasına yardımcı olduğu ve bu şekilde zayıflamaya da yardımcı olduğu bilinmektedir.

Kirazın bir diğer önemli özelliği peklik (Kabızlık) giderici olmasıdır. Bu konuda halk arasında söylene bir söz oldukça dikkat çekicidir. Kiraz dermiş ki; “Arkamdan dut gelmese, ben yapacağımı bilirim”. Yani dutun meyvesi de kirazın tam tersi ishali önlemekte ya da peklik yapmaktadır. Özellikle bayat yenilen yemeklerin, pastırma, sucuk gibi gıdaların zararlarını önleyen kiraz, aynı zamanda kandaki zararlı maddelerin vücuttan atılmasını ve kanın temizlenmesini, yüzde oluşan sivilcelerin giderilmesini de sağlamaktadır. Kiraz suyunun yüz ve boyun kısımlarına sürülmesinin derideki bir takım kırışıklıkları önlediği ve giderdiği de belirtiliyor. Karaciğerin dostu olan kiraz meyvesi; hastalıklar sonucunda fazla ilaç tüketimi, nikotinin vücuttan atılması ve zehirlenmeler sonucu zorlanan karaciğerin yükünü hafifleterek iyileşmesine yardım ediyor. Yani karaciğer enzimlerinin normal seviyesine inmesinde önemli yardımları oluyor. Karaciğer zamanla normale dönüyor ve safra salgısı artıyor. Böylece sindirim gücünü arttırıyor. Kirazda bulunan levüloz adlı şeker kolay sindirilebildiği için, şeker hastaları hiçbir tehlike oluşmadan kiraz yiyebiliyor. Ayrıca içerdiği madensel tuzlar ve vitaminler nedeniyle hastalıklara karşı dayanıklılığı arttırıyor. Yapısındaki bol fosforuyla sinirleri kuvvetlendirerek sakinlik sağlıyor. A vitamininin önemli bir kaynağı olan karoteni içeren kiraz, aynı zamanda gözlerin de dostudur

Afyon Lokumu


Afyon Sadece Sucuk,Kaymak,Haşhaş'ı ile değil lokumuylada kendinden söz ettirmiştir.
Şu Afyon'da da ne ararsan var dediğinizi duyar gibiyiz.
Evet, bunlardan bir tanesi de Lokum.
Yıllardır ustalıkla ürettiğimiz lokumu duymayan kalmadı sanırım.
Bir gün afyon otogarına yolunuz düşerse veya afyon üzerinden geçerseniz bu lezzetleri tatmadan geçmemenizi tavsiye ederim.
çünkü dünyanın hiç bir yerinde bulunmayan eşsiz anadolu güzellikleri ve başka eşi bulunmayan başta kaymağı,haşhaşını kesinlikle tavsiye ederim.
Birbirinden güzel şekerleme çeşitlerini tatmaya bekliyoruz

Afyon Kaymağı


KAYMAK

değişmeyen ve asırlaca süren bir lezzetimizdir kaymak. Manda sütünden yapılanı makbüldür. Ekmek kadayıfının üstünde yemeyi denerseniz değmeyin keyfinize....
yemede yanında yat derler ya işte o söz cuk diye oturur afyon kaymağına,
Türkiyede bulunmayan lezzet biz şanslı afyon halkınındır.

Afyonun Meshur Hashasi

Afyon deyince akla ilk önce gelen haşhaştır.

haşhaş bitkisi çok eski zamanlardan günümüze gelmektedir.
Milattan 5 bin yıl önce, Sümer'lerin lisanından Haşhaş'ın mevcudiyetine dair deliller tespit edilmiştir.. Asuri kabartmalarında da haşhaş fotoğrafları görülmektedir. duyumlara göre haşhaşın ana vatanı Orta Asya yani Türkistan dır. Ancak Anadolu'da ve özellikle Afyon bölgesinde gmrülen, Etiler döneminden kaldığı söylenen taş kabartma ve hatta paralarında haşhaş simgesi mecvuttur. Bu eserler Afyon müzesinde sergilenmektedir. ilimiz adınıda bu bitkiden almaktadır. Haşhaş bitkisinin nasıl yetiştirildiğini ilk defa anlatan tarif eden The Ophrastus'tur. (M.Ö 287-372 ). Afyonun ne şekilde kullanıldığını ise aynı asırlarda yaşayan Diogoras anlatmıştır.
Tababette kullanıldığını M.Ö 123-63 senelerinde yaşamış Pontus Hükümdarı Büyük Midridat'ın Afyon'dan yaptığı ilaçta adından söz ettirmiştir.
Bu ilaç 130 seneden sonra Pontus Hükümdarı Neros'un hekimi Andramak tarafından geliştirilerek ismine 'Tiryak' adı verilmiştir. Çok değerli olan bu ilacın hükümdar ve imtiyazlı insanlarca kullanıldığı belirtilmektedir.
Afyon, Çin'de ise 8. asırdan sonra üretilmiş ve tütün içmek yasak olduğundan Afyon kullanılmıştır. Bu alışkanlığın Çin'e intikalinin ise Formaza'dan olduğu iddia edilmektedir.
Gelicikgillerden otsu bir bitkidir.Birçok çeşidi olup gövdesi toparlak şeklindedir.Tohumları barındıran etli çeperi çizilince , süt gibi bir sıvı sızar, havaya değince yavaş yavaş katılaşarak esmer bir renk alır. Buna Afyon Sakızı denir. Türkiye'de haşhaşın ekimi ve alımı devlet kontrolü ve izni altındadır.
Yıllık 12.000 ton kadar haşhaş ekimi yapılır. bu üretimin büyük bir kısmıda ilimiz afyonda üretilmektedir.
Afyon Haşhaşı Türkiyede fazla kıymeti bilinmesede dünyada çok faydanalınal bir bitki olmuştur.

Afyonun Meshur Sucugu


Afyon'dan geçip de sucuk almamak olmaz.

Afyon Sucukta marka olmayı başarmış, Türkiyemizde sevilerek yenilen ve üretimi çok eskilere dayanan geleneksel bir et mamülüdür. Sucuk üretiminde ülkemizde, sığır, koyun ve manda etleri veya bu etlerin belirli miktardaki karışımları kullanılmaktadır. Sucuk ile et ürünlerinin üretiminde kullanılacak etler öncelikle toz, şeker ve nitrit gibi kürleme maddeleri, çeşitli baharat ve sarımsak ile kıyılır. Dah sonra kılıflara doldurulan bu karışımın fermantasyon ve kuruma aşamaları geçirmesiyle sucuk elde edilir.

Türkiyede Sucuk akla gelince beraberinde afyon akla geliyor “Afyonkarahisar Sucuğu” ülkemizde sucukta kaliteyi yakalamıştır. Sucuk üretime , Afyonda uzun senelerden günümüze yapılmaktadır. sucuk üretiminde titizlikle ve özenle afyonda üretilmetedir.
Afyon sucuğu altında bir cok firma kendini kanıtlamış ve patentlenmiştir.

Sucuk yapımı:

Malzemeler:

2 Kg Sığır Eti
3 Metre Bağırsak
1 Çorba Kaşığı Sucuk Baharatı
10 Diş Sarmısak
1 Çorba Kaşığı Kimyon
2 Çay Kaşığı Yenibahar
1 Çorba Kaşığı Karabiber
1Çay Bardağı Tuz

Yapılışı:

Sarmısakları ezin ve baharatlarla tuzu titizlikle tartın. Etin hoşunuza gitmeyen kısımlarını temizleyin ve eti küçük parçalara doğrayın. Etteki yağ oranı yüzde 15 miktarinda katilmalıdır Sarmısak, tuz ve baharatları ekledikten sonra eti, kıyma makinasından iki defa çektirin. Bu karışımı iyice yoğurup on iki saat buzdolabında bekletin amaç dinlendirmek. tadının nasıl olduğunu öpğrenmek için bir parça pişirip test edin. gerekirse sucuğun tadında bir değişkliğe gidebilirsiniz

Bağırsakları 10-15 dakika bol su içinde yumuşatın. Et makinesine sucuk hunisi monte edin ve bağırsakları huninin dışına ova ova geçirin ve ucunu iple sıkın ve bağlayın Sucuk içini tekrar yoğurduktan sonra makineye verin, bağırsak bir sucuk büyüklüğüne geldiğinde makineyi durdurup tekrar sıkıca bir düğüm daha atın. Aynı işlemi diğer sucuklara da yaparak devam edin. Daha sonra sucukları bez arasında bir tepsiye yerleştirin ve serin bir yerde 12 saat dinlendirdikten sonra terini silin. Gölge ve serin bir yerde, birbirine değmeyecek şekilde asarak kurutun. Sucuk yapımı sırasında sucuk baharatı bulamazsanız karabiberin ve kimyonun miktarını bir kat artırabilirsiniz.

Afyon Bolvadin Kaymak Festivali


bolvadinde her sene geleneksel olrak düzenlenen bu senede 23.sü yapilan festivalin


Afyonkarahisar’ın Bolvadin ilçesinde düzenlenen 23. Kaymak Festivali başladı.

Bolvadin ilçesi, meşhur Afyonkarahisar kaymağını Türkiye ve dünyaya tanıtmak amacıyla, bu yıl 23.’sü düzenlenen ve 3 gün sürecek olan Kaymak Festivali’ne ev sahipliği yapıyor. Çınaraltı Meydanı’nda İnegöl Belediyesi Mehteran Takımı’nın gösterisiyle başlayan festivalin ilk gün etkinliklerine, vatandaşlar büyük ilgi gösterdi. Folklor gösterilerinin ardından, festival çerçevesinde düzenlenen bazı yarışmalarda dereceye girenlere protokol heyeti tarafından ödül verildi.


Bolvadin Belediye Başkanı Ahmet Helvacı, kaymağın ekonomik bir ürün olmaktan çıktığını ve kültürel bir unsur olduğuna dikkat çekti. Başkan Helvacı, “Kaymağın, ekonomik bir ürün olarak yaşatılmasının mücadelesi verilmeli. Tarım İl Müdürlüğü başta olmak üzere üniversitemiz bunun üzerinde çalışma yapması lazım. Kaymak, seri üretime uygun değil. Kaymağa sütünü veren camız, diğer ineklere oranla çok fazla süt vermiyor. Irkı üzerinde çalışılması lazım. Kaymağın dayanıklılığı artıracak katkı maddesi üzerinde çalışmak lazım. Bu sorunlar çözülmediği sürece, kaymak kültürel bir ürün olarak kalacaktır” dedi.

23. Kaymak Festivali çerçevesinde, çocuk panayırı, sergiler ve şiir akşamları düzenlenecek. Türk Halk Müziği’nin sevilen sesi Fatih Kısaparmak da bir konser verecek.

(ATA-Y)

Afyon Bolvadin turizmi


Afyona bir afyonlu gözüyle değilde bir yabancı gözüylede bakınca afyonunun güzelliklerini görmek mümkün.
tarihi afyon karahisar kalesi ve meşhur kaymak,sucuk,hashas,lokum,mermer
hangisini saysam ki
meşhur türkiyenin %40 yatak kapasitesinesahip kaplıacaları,
bir çok derde deva olan kaplıacalırımız afyon ekonomisinede önemli katkısa bulunuyor ve afyon mermeri türkiyede birinci sınıf mermer olarak adını duyurmuş ve ünü dünyaya yayılmıştır başta avrupa olmak üzere asya ve amerikada afyon mermerine rastlamanız ve ne kadar değerli olduğunu görmeniz mümkündür.
blogumuzda afyon tarihi,doğal güzellikleri,meşhur ürünleri ile haberlerini tanıtıp,afyonlularla konuşmak birşeyler paylaşmak amacıyla kurulmuştur.
blogdaki makalelere yorumlarınızı yazarsanız emeğimizin karşılıksız olmadığını bize hissetirirsiniz.
bizde daha bir heyecanla hırsla afyon ile ilgili haberleri ve güncel konuları sizlerle paylaşırız